Nankör Kedi; Galatasaray Taraftarı

Bunu Galatasaraylı olmayan bir yazar yazsa ona ne küfürler ederdiniz tahmin edebiliyorum.

Bu yazının başlığını okuyunca bana küfür edenleriniz de olacaktır.

Bunu da biliyorum fakat dost acı söyler;

Galatasaray taraftarı nankördür…

Ben bunu bilir; bunu söylerim…

Neden mi?

Geçen seneyi sekizinci bitiren takımın ardından Galatasaray taraftarlarının büyük bir çoğunluğunun görüşü neydi?

‘’Toparlanmamız çok zor, gelecek yıl mücadele eden bir takım olsun yeter.

Böyle bir durumdayken ilk senede şampiyonluk zor;

Takım son haftaya kadar mücadele etsin bizim için yeter…’’

Bunlar değil miydi o görüşler?

Hatta Şampiyonlar Ligi’ne katılmanın başarı olacağını söyleyenler de vardı aramızda…

Şike soruşturması ve ardından en büyük rakibimizin güç kaybetmesi;

Play-off falan filan derken;

Takım da erken oturunca ardı ardına gelen başarılı sonuçlarla sene başındaki umutsuz hava birden unutuldu.

9 maç üst üste kazanan takım 4 maçta 5 puan kaybedince yerin dibine sokuldu.

9 maçı alan takımla 4 maçta 5 puan kaybeden takımın aynı takım olduğu unutuldu…

Aynı durum Basketbol şubemiz için de geçerli;

Bundan üç sene önce resmen enkaz olan şubemiz şu an zirveye doğru emin adımlarla ilerliyor ama taraftar halen memnun değil…

Sezon başında Euroleague’e girelim yeter denildi.

Euroleague vizesi aldık, yetmedi.

Top 16’a kalmamız lazım, denildi

Kaldık, takım yine eleştirildi.

Barcelona’yı neredeyse yeniyorken Oktay hoca ‘Dahi’ iken;

Beşiktaş’a yenilince istifa sesleri yükseldi.

Bu takım canını dişine takıp oynuyor.

Her maç ‘’Son Topa Kadar’’ savaşıyor… (bazen abartıyor ama J)

Açın, sorun gugil amcaya;

Kaç takım Euroleauge katıldığı ilk yıl, üstelik ön elemeden gelip Top 16’ya kalmış? diye…

Bir elin parmaklarını geçmez.

Ama bu da size yetmiyor…

Yetmiyorsa nankörsünüz,

Kusura bakmasın kimse…

Dost acı söyler…

İnsanoğlunun yapısında vardır hep daha fazlasını ister.

Biz de daha fazlasını istiyoruz fakat önce şapkanızı önünüze koyup bir düşünün Allah aşkına…

Şike davası yüzünden geleceği görünmeyen bir ligde 21 yaşındaki bir oyuncuya 15 Milyon € vermek bu klubü ateşe atmaktır.

Ya en kötüsü olursa?

Ya UEFA tüm klüplerimize yaptırım uygularsa?

Hiç bunları düşündünüz mü?

Yönetimimiz sizin için düşünüyor merak etmeyin.

Sizde azıcık da olsa onları düşünün ne olur?

Muhtemelen şampiyonluk yarışındaki rakiplerimiz ya küme düşürülecek ya puan silinecekken takımı basına yem etmek niye?

Hepimiz Galatasaray’lıyız…

Hepimiz en iyisini istiyoruz.

Euroleague gelsin, Şampiyonlar Ligi’ni alalım istiyoruz…

Fakat gerçekleri de göz ardı etmemek lazım….

Basın zaten üzerimize oynarken onlara daha fazla malzeme vermeye gerek var mı?

Zaman birlik zamanı!

Unutmayın ki; Galatasaray hangi branşta olursa olsun tüm şampiyonluklarını ‘’Yönetim-Oyuncular-Taraftar’’ üçlüsü tek bir bedende savaştığı zaman kazanmıştır!

Bu takım hepimizin…

Başka Galatasaray yok!